Merhabalar, YouTube’da yayınladığım Yaz Tatili Kendini Geliştirme Programı videosu içinde önerdiğim filmlerin listesi aşağıdadır. (Film açıklamaları için Fatma Karışman’a teşekkürler)
Ahlat Ağacı
2018, Dram, Türkiye
Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan
Süre: 3 saat 9 dakika
Konu: Üniversitede sınıf öğretmenliği bölümünü bitirdikten sonra memleketi olan Çanakkale’nin Çan ilçesine dönen Sinan (Doğu Demirkol), işsiz güçsüz bir şekilde günlerini geçirmektedir. Bir yandan en büyük hayali olan, kendi yazdığı Ahlat Ağacı adlı kitabı bastırabilmek için gerekli maddi kaynağı kapı kapı dolaşıp ararken, diğer yandan da etrafındakilerle, ailesiyle ve özellikle babası İdris’le (Murat Cemcir) birçok sürtüşmeler yaşar.
Film temelde kendini var etmeye çalışan bir gencin, köyün değer yargılarının dışında yaşayan, bu nedenle kimse tarafından onaylanmayan babasıyla, kendisiyle ve çevresiyle olan ilişkilerini konu alıyor. Nuri Bilge Ceylan’ın neredeyse bütün filmlerinde olduğu gibi bu filmde de karakterler iç dünyalarında yarım ve kusurlular.Sürekli bir tamam olma, bütünde yer edinme uğraşı içindeler. Film, hayat oyununu ve bu oyunun kuralsızlığını öyle ustalıkla anlatıyor ki, zaman zaman kendine ve yaşadığı topluma yabancılaşan, topluma uyamadığı için yalnız kalan ve yalnızlığın insan doğasına aykırılığı nedeniyle iç hesaplaşma yaşayan ana karakter Sinan’da kendinizi buluyorsunuz. Film ilerledikçe gündelik yaşam, toplumsal çelişkiler, bunalımlar, taşra çatışmaları, sinir bozucu polemikler, iki yüzlü insanlar, çıkar ilişkileri tüm gerçekliği ile sizi içine alıyor.
Batman: Dark Knight
2008, Aksiyon/Gerilim, Amerika/İngiltere
Yönetmen: Christopher Nolan
Süre: 2 saat 32 dakika
Konu: Kara Şövalye, halk için büyük bir tehdit oluşturan Joker’in ortaya çıkması ile kaosa dönen Gotham Sokakları’nın yeniden kurtarıcılığını üstlenen Batman’in hikayesini konu ediyor. Suç işleyenlerden arındırılan bir yer, bir zaman sonra yeniden tehdit altında kalabilir ve işte o zaman yeniden kolları sıvayacak olanların mücadelesi de daha keskin olarak hayata geçecektir. Batman, Teğmen Gordon ve Savcı Harvey Dent bir araya gelerek Gotham Sokakları’nda bu işi kotarmış olsalar da ansızın ortaya çıkan Joker, işleri fena halde bozar. Onun dehası ile baş etmek kolay olmayacaktır. Gotham eski karmaşa dolu günlerin eşiğindedir. Batman yeniden kurtarıcılığa soyunurken kendi varlığının bulduğu anlamı da sorgulamaya başlar. O aslında suçluların sayısını azaltıyor mudur yoksa çoğaltıyor mudur bunu gerçekten anlamak isteyecektir.
Fight Club
1999, Dram/Aksiyon, Amerika/Almanya
Yönetmen: David Fincher, Chon Kye-Young
Süre: 2 saat 31 dakika
Konu: Dövüş Kulübünün birinci kuralı: Asla Dövüş Kulübü hakkında konuşma… Dövüş Kulübünün ikinci kuralı: Asla ve asla dövüş kulübü hakkında konuşma… Jack, hayatın sıradanlığına kapılmış bir sigorta memurudur. Uzun bir süredir ‘insomnia’ yani uykusuzluk hastalığından şikayetçidir. Kendi psikolojik sıkıntılarından kurtulabilmek adına grup terapilerine katılmaktadır. Terapiler esnasında Marla adında bir kızla tanışır. Bir süre sonra da hayatını değiştirecek olan Tyler Durden ile… Durden, Jack’in ulaşmak istediği tüm hedeflere ulaşmış olan bir adamdır ve Jack’i asla hakkında konuşulmaması gereken bir organizasyon olan ‘Dövüş Kulübü’ ile tanıştıracaktır. David Fincher’ın kısa sürede kült mertebesine erişen filminin popülerliği dillere destan. Filmin başrollerinde de Brad Pitt, Edward Norton ve Helena Bonham Carter gibi ünlü simaları görmek mümkün.
Das Experiment: Deney(Alman Versiyonu)
2002, Gerilim, Almanya
Yönetmen: Oliver Hirscbihegel
Süre: 1 saat 54 dakika
Konu: Bilim insanları insanların içgüdüsel dürtülerini ölçebilmek adına bir deney kurgulamaya karar verirler. Deneye göre 8 kişi gardiyan, 12 kişi tutuklu olarak yalancı bir hapishaneye alınırlar. Gardiyanlar, gardiyan rolünü; mahkumlar ise mahkum rolünü oynayacaklardır. Her şey bir oyun olarak başlar ancak durumun gittikçe daha ciddi bir hal almaya başlaması, oraya para için gelen yirmi kişiyi rollerinin içerisine mahkum eder. Artık sahte gardiyanlar gerçek gardiyan gibi davranmaya başlayacaklardır. Bilim insanları deneyin kontrolünü kaybedeceklerdir.
Into the Wild
2007, Macera/Dram, Amerika
Yönetmen: Sean Penn
Süre: 2 saat 27 dakika
Konu: Into the Wild, bir metropolden vahşi hayata, kirlilikten saflığa ve temizliğe dönüş hikayesidir. Önemli bir üniversiteden dereceyle mezun olan Christopher aynı zaman başarılı bir atlettir de. Mezuniyet sonrası verilen bir davette ailesine istediği hayatın bu olmadığını, bir şeylerin eksik ve yanlış olduğunu söyler. Genç adam tüm mal varlığını hayır kurumuna bağışlayıp sahip olduğu her şeyi evinde bırakarak bambaşka bir hayata doğru uzun bir yolculuğa çıkar. Alaska’nın ıssız ormanlarında sona eren bu yolculuk esnasında ve sonrasında Christopher, hayatını kökünden değiştirecek bazı kişilerle tanışarak, hayatın anlamını ve ölümün kaçınılmazlığını en sert haliyle deneyimleyecektir.
Ünlü oyuncu Sean Penn’in yönetmenliğini üstlendiği, iki dalda OScar’a aday gösterilen filmin başrollerinde Emile Hirsch ve Vince Vaughn bulunuyor.
Tabutta Rövaşata
1996, Dram, Türkiye
Yönetmen: Derviş Zaim
Süre: 1 saat 16 dakika
Konu: Rumelihisar sokaklarında yaşayan Mahsun çevresi tarafından sevilen yoksul ve kimsesiz bir adamdır. Hayatta hiçbir amacı olmayan bu adam otomobil çalarak hayatta kalmaktadır. Yaşamdaki tek tutkusu olan otomobilleri geceleri çalan Mahsun, sabaha kadar bu arabalarla gezer ve sabah olduğunda arabayı aldığı şekliyle aldığı yere bırakır. Bir gün sürekli takıldığı kahveye gelen bir kıza aşık olan Mahsun kalacak hiçbir yeri olmayan bu kıza odasını açar. Fakat kız bu iyiliği kötüye kullanarak Mahsun’un hayatında onarılmayacak yaralar açacaktır.
Muhsin Bey
1987, Komedi/Dram, Türkiye
Yönetmen: Yavuz Turgul
Süre: 2 saat 30 dakika
Konu: İstanbullu Muhsin Bey, Türk musikisine ve çiçeklerine düşkün, değerlerine bağlı bir ‘eski usül’ adamdır. 80’lerde hızla değişen şehire, köyden kente göçün getirdiği kültür erozyonuna yabancı ve ilkeleriyle yaşayan bir adam. Bir gün kaset çıkarmak için şehre gelmiş, yanık sesli türkücü Ali Nazik’le kesişir yolları.Muhsin Bey, Ali’yi şöhretle tanıştırabileceğini düşünür. Bu iki ayrı dünyanın insanı böylece, zorlu bir işbirliğine girerler. Dünyaların ne kadar ayrı olduğunu anlamaları içinse, elbette zaman gerekecektir.
12 Angry Man
1957, Dram, Amerika
Yönetmen: Sidney Lumet
Süre: 1 saat 35 dakika
Konu: 12 Öfkeli Adam, cinayetle suçlanan bir genç ile ilgili karar vermekle yükümlü 12 jüri üyesinin karar verme sürecini konu ediyor. Latin Amerikalı bir genç adam, babasını öldürdüğü gerekçesiyle cinayetle suçlanır. Sanığın kaybettiğini söylediği bir bıçak ise cinayetin işlendiği odada bulunmuştur, gencin mahkemeye sunduğu savunma zayıftır ve olan biteni duyduklarını söyleyen pek çok tanık vardır. Sanık suçlu bulunduğu taktirde idama mahkum edilecektir.Jüri sonuçları pek de şaşırtıcı değildir: 12 jüri üyesinden sadece sekiz numaralı jüri üyesi Davis ‘suçsuz’ hükmü yönünde oy vermiştir. Davis’in jüri üyelerini ikna etmeye çalışması esnasında her jüri üyesinin ‘suçlu’ kararı vermesinin arkasında ise, aralarında yabancı düşmanlığı, kanuna aşırı güven, çoğunluğa uyma, geçmişle hesaplaşma gibi farklı kişisel sebepler olduğu ortaya çıkacaktır.
Şeytanın Avukatı
1997, Fantastik, Amerika
Yönetmen: Taylor Hackford
Süre: 2 saat 20 dakika
Konu: Kevin Lomax, başarılı bir savunma avukatıdır. Davaların zorluk seviyesi ne kadar yüksek olursa olsun, başarıya alışkın Kevin, bir şekilde jüriyi tesiri altına almayı ve müvekkilini temize çıkarmayı başarır. Mutlu bir evlilik süren avukatın hayatındaki her şey yolunda gibidir. Bir gün, müvekkili haksız olduğu halde kazandığı bir dava sonrasında New York’taki çok büyük bir hukuk bürosundan müthiş bir teklif alır. Teklifi yapan dünyanın en büyük hukuk bürolarından birinin lideri olan John Milton’dur. Kevin’ın vereceği ‘evet’ cevabı, hayatını geri dönüşü olmayan bir şekilde değiştirecektir.
The Man From Earth
2007, Dram/Bilimkurgu, Amerika
Yönetmen: Richard Schenkman
Süre: 1saat 30 dakika
Konu: John Oldman, bir üniversitede yaptığı tarih profesörlüğü görevinden ayrılıp başka bir yere taşınma kararı alır. Veda etmek için evine gelen profesör arkadaşları John’un taşınmasının altındaki nedeni merak eder.
Arkadaşlarının meraklı soruları üzerine gizemini korumaktan vazgeçen John, neden taşındığını açıklar: yaklaşık 14.000 yıldan beri yaşayan ve hiç yaşlanmayan bir ölümsüzdür. Ortaya attığı bu iddia arkadaşları tarafından sorgulanacak ve hepsi John’un delirmiş ya da kendilerini sınıyor ya da en kötüsü doğruyu söylüyor olma ihtimalleri arasında gidip geleceklerdir.
Düşük bütçeli ve tek bir mekanda çekilmiş olan Dünyalı, seyircisini de tüm film boyunca düşünmeye ve sorgulamaya iten, herhangi bir özel efekte ihtiyaç duymamış farklı bir bilim-kurgu.
Stalker (Tarkovski)
1979, Dram/Fantastik, Almanya/Rusya
Yönetmen: Andrei Tarkovski
Süre: 2 saat 43 dakika
Konu: Stalker’da uzak bir gelecekte, bambaşka bir yaşam düzeni içerisinde, ismi olmayan bir ülkedeyiz. Dünyaya düşen dev göktaşı yaşamı yerle bir ederken Zone adında esrarengiz, yeni bir bölge oluşmuştur. Bu bölgeden içeriye girebilen insanların tutkularının gerçekleşeceğine dair söylentiler vardır. İçeride yaşayan ‘güç’ insan zihni tarafından hayal edilmesi mümkün olmayacak güçteki bir varlıktır. Askerler tarafından korunan Zone bölgesine sadece gerekli olgunluğa erişmiş cesur Stalker’lar girebilmekte, bölgeye giren insanlara eşlik etmektedirler.
Kahramanımız Stalker, ailesinin tüm itirazlarına rağmen bölgeye girmek isteyen bir bilimadamına ve bir yazara eşlik etmeye karar verir.
21 Grams
2003, Dram, Amerika
Yönetmen: Alejandro González Iñárritu
Süre: 2 saat 4 dakika
Konu: Film, adına “rastlantı” diyerek, büyüsü karşısındaki yetersizliğimizi kolladığımız evrensel bir güç aracılığı ile üç kişinin, yollarını kesiştiren bir trafik kazasını konu alıyor. Paul Rivers, eşini seven ve hayatta kalmak için kalp nakline bel bağlamış, ağır hasta bir matematik profesörüdür. Christina Peck, bir zamanlar uyuşturucuyu da çare arayışlarına dâhil ettiği mutsuzluğunu ardında bırakmış, iki kız çocuk annesi bir ev kadınıdır. Jack Jordan ise türlü kirli işlere bulaşmış, sonrasında eşi ve çocuklarına sahip çıkarak, mutluluğu dini inanışta bulmuş, eski bir sabıkalıdır. 21 Gram filmi, kahramanlarını, ardı arkasına eklenen rastlantılarla, sevgi, sadakat, cesaret, tutku ve suçluluk gibi duygularla yüzleştirirken, “şans” denen şeyin hayatları, telafisi mümkün olmayan biçimde nasıl değiştirebildiğini gözler önüne sermektedir.
Spirited Away (Animasyon)
2001, Animasyon/Macera, Japon
Yönetmen: Hayao Miyazaki
Süre: 2 saat 5 dakika
Konu: Film, küçük Chihiro ve ailesinin yeni bir kasabaya taşınmalarıyla açılır. Yolculuk esnasında yolda gördükleri bir tünele dikkat eden aile, tünelin içerisinden geçtiklerinde karşılaştıkları fantastik dünyanın içerisinde büyülenirler. Ancak bu kasabada yolunda gitmeyen bir şeyler vardır, bu büyü kısa bir zaman sonra bozulacaktır. Ailesini kaybeden küçük Chihiro, babasını kurtarmak için korku dolu bir maceraya atılacaktır.
Animasyon türünün en önemli örneklerinden biri olan film, 75. Akademi Ödülleri’nde En İyi Animasyon dalında Oscar’a; 52. Berlin Film Festivali’nde ise Altın Ayı ödülüne layık görülmüştür. Film, Japon sinema tarihinin en başarılı filmi olarak da kırılması güç bir rekoru elinde tutuyor.
Inside Out (Animasyon)
2015, Animasyon/Komedi, Amerika
Yönetmen: Pete Docter, Ronaldo Del Carmen
Süre: 1 saat 35 dakika
Konu: Ters Yüz, küçük bir çocuğun hikayesini anlatıyor. Küçük Riley için hayat, babasının San Francisco’da yeni bir işe başlamasıyla baştan aşağıya değişir. Orta-Batı’daki yaşamını geride bırakan Riley’ı şimdi yeni bir ev, okul ve arkadaşlar beklemektedir. Peki içindeki duyguları o ne söyler? Neşe (Amy Poehler), Korku (Bill Hader), Öfke (Lewis Black), Nefret (Mindy Kaling) ve Üzüntü (Phyllis Smith)… Riley’in zihninin içinde yaşayan, ona günlük hayatında tavsiyeler veren duyguları bu yeni hayata alışırken ufak bir kaosa neden olacaktır. Neşe, Riley’nin en önemli duygusudur ve onu hep pozitif tutmaya çalışır ama diğer duygular bu yeni hayatına uyum sağlama konusunda biraz şaşkındır…
Dogville
2003, Gerilim/Dram, Fransa/İtalya/Danimarka/İsveç/Norveç/Hollanda/Finlandiya
Yönetmen: Lars Von Trier
Süre: 2 saat 57 dakika
Konu: Amerika’da 1930’ların karanlık dinginliği yaşanmaktadır. Peşinde olan mafyadan kaçan güzel bir kadın olan Grace, barınmak amacıyla küçük bir köye sığınır. Kasaba halkı geçmişinden kaçan bu güzel kadını kısa zamanda bağrına basar ve onun için üzülür. Köyde geçirdiği güzel günlerin ardından her şey değişmeye başlar. Kadının varlığı, köy halkı için büyük bir tehdit oluşturmaktadır ve köy halkı bu tehlike karşısında temkinli davranmak zorundadır. Grace günden güne bu köyün karanlık yüzünü keşfedecektir.
The Truman Show
1998, Dram/Komedi/Bilimkurgu, Amerika
Yönetmen: Peter Weir
Süre: 1saat 43 dakika
Konu: Truman Show sinema tarihinin en yaratıcı senaryolarından birine sahip. Dünyanın en güzel adalarından birinde yaşayan halk imrenilecek derecede ütopik bir hayat sürmektedir. Bu adada yaşayan insanlar her güne mutlu uyanıp herhangi bir sorunla karşılaşmadan günü sonlandırıyorlardır. Başkarakterimiz Truman da bu şanslı insanlardan biridir. Güzel bir eşe ve mutlu bir hayata sahip olan Truman, bir gün öldüğünü zannettiği babasını bir gün caddede gördüğü ana kadar hayatı olduğu gibi yaşar. Babasını gördüğüne emindir ancak adam bir anda ortalıktan kaybolmuştur. İlerleyen günlerde çeşitli gizemli anlar yaşayan Truman bir şeylerin yolunda gitmediğini fark edecek, sahip olduğu hayatın gerçek olup olmadığını anlamaya çalışacaktır.Televizyon sektörü üzerine yapılan en esaslı eleştirilerden biri olan Truman Show sinema tarihinin en yaratıcı senaryolarından birine sahip.
Bay Evet
2008, Komedi/Romantik, Amerika
Yönetmen: Peyton Reed
Süre: 1saat 43 dakika
Konu: Hollywood’un en sevilen komedyenlerinden, mimik ustası, mizah şahikası Jim Carrey’in her zamanki gibi üst seviyede bir performans sergilediği “Bay Evet”, her şeye hayır demeye alışmış Carl Allen’ın komik hikayesi üzerine kurulu, sevimli bir film. Allen, kendi isteğiyle katıldığı bir program sonucunda bir yıl boyunca her soruya cevabı ’’evet’’ olacaktır. Başlangıçta bu durumdan hoşnut gibidir. Çünkü bu kararı sanki hayatını pozitif yönde geliştirmektedir. Ancak bu kararı zaman içinde belaya da ’’evet’’ anlamına gelecektir. Harry Potter serisinin yapımcısı David Heyman’in yapımcılığını üstlendiği ve başrolde usta oyuncu Jim Carrey’nin bulunduğu filmle, kahkahaya evet diyeceksiniz.
3 Idiots
2009, Komedi/Bollywood, Hindistan
Yönetmen: Rajkumar Hirani
Süre: 2 saat 50 dakika
Konu: 3 Aptal’da Rancho Chhanched, Farhan Qureshi ve Raju Rastogi Hindistan’ın en önemli bir okulunda mühendislik okuyan ve okulun yurdunda aynı odada kalan üç öğrencidir. Raju ailesini fakirlikten kurtarma gibi bir ideale sahipken Farhan ailesinin isteği doğrultunda bu bölümü seçmiştir. Rancho ise makinelere duyduğu tutku nedeniyle mühendis olmayı istemektedir. Bu üçlü ve profesörleri Viru arasında yaşananlar, dostluk kavramını beyaz perdeye yansıtırken eğitim sistemini de sert ve eğlenceli bir şekilde eleştirir niteliktedir.
Son dönemin fazlasıyla dikkat çeken yapıtlarında biri olan film Hindistan’ın en çok izlenen filmlerden biri olurken özellikle Amerika’da da bir hayli dikkat çekmişti.
Züğürt Ağa (işin komedi kısmına odaklanmadan, film ne anlatmaya çalışıyor onu anlamaya çalışarak izlenmeli)
1985, Dram/Komedi, Türkiye
Yönetmen: Nesil Çölgeçen
Süre: 1saat 45 dakika
Konu: Yeşilçam tarihinin, feodalizmden kapitalizme geçiş sürecini müthiş dokunaklı bir dille beyazperde’ye aktardığı en başarılı yapımlardan biridir Züğürt Ağa. Yer yer, müthiş romantik sekanslar içeren film, seks düşkünü kart dedenin, gerdek gecesi taze gelin Kiraz’ın koynunda ölmesi sonrası gelişen trajikomik olaylar anlatılıyor. Haraptar köyünün Ağası için yaşamı çekilmez kılan olayların başlangıcı bu olurken, kendi köylüleri tarafından dolandırılan Ağa çareyi köyü satılığa çıkarmakta bulur. Gözünü rant hırsı bürümüş siyasilere Haraptar’ı peşkeş çeken Ağa soluğu büyük şehirde alır. Ancak metropol yaşamı, şimdiye dek tanıdığı görkemli yaşantısında edindiği pratiklerle altından kalkılabilecek gibi değildir. Çoğu kez komik ve kimi zaman acıklı denemelerle hayatta kalma savaşı veren Ağa’yı karısı da terkettiğinde yanında sadece Kiraz kalıp ona destek verir. Ağa’nın öğreneceği şeyler vardır… Özellikle Kiraz’ın yıllarca içinde büyüttüğü aşkını ağaya açıldığı an, ağanın Kiraz’a insani yaklaşımı eşsiz sahneler içeriyor. Senaryoyu Yavuz Turgul kaleme aldı ve Nesli Çölgeçen imzalı başyapıt “Züğürt Ağa”, 70’ler-80’ler sürecine dair tüm unsurları mükemmel yansıtıyor.
Amadeus
1984, Dram/Komedi/Tarih, Amerika
Yönetmen: Milos Forman
Süre: 3 saat
Konu: Amadeus’da, dünya müzikal tarihine yön veren deha Mozart, gündelik yaşamında gerçek bir arıza karakter olarak yaşamdan bir hayli kopuk bir hayat tarzı sürdürmektedir. Yeteneğini dışa vurmak için ilginç bir yol seçen sanatçı tutarsız davranışlarda bulunmayı bir alışkanlık edinmiştir. Yaşamı ile müziği zıt kutuplarda ilerleyen Mozart, yeteneğini sergilemek için mantıksız hareketlerde bulunur. Adeta bir “tutunamayan” profili çizen Mozart, bu sağlıksız yaşamı yüzünden Antonio Salieri’yi endişelendirmektedir. Diğerine göre çok daha disiplinli ve müzik konusunda hırslı olan Antonio, müziğin tanrısı kadar başarılı olamamaktadır. Bu düşünceler zamanla farklı bir ilişki kurmalarına neden olur… Müzik konusunda yüce bir yeteneğe sahip olan Amadeus Mozart ile Antonio Salieri’nin ilişkisine odaklı bir başyapıt. Sanat ile sanatçının kişiliği arasındaki ilişkiye odaklanan ve usta müzisyenin yaşamını, Salieri üzerinden anlatan bir klasik.
It’s A Wonderful Life
1945, Dram/Komedi/Fantastik, Amerika
Yönetmen: Frank Capra
Süre: 2 saat 9 dakika
Konu: Şahane Hayat’da, üst üste gelen olaylar yüzünden iş adamı George Bailey intiharın eşiğine gelmiştir ve köprünün kenarında sallanmaktadır. Tam o sırada Clarence adlı ‘koruyucu melek’ belirir ve George’u intihar düşüncesinden vazgeçirmek için George’a küçük bir oyun oynamaya karar verir. Bu oyunda George eski hayatına geri dönecektir ve George, hayatındaki insanların George’la hiç tanışmamış olsalardı ne şekilde bir hayat süreceklerini görecektir. Bu sıradışı deneyim sonucunda George iyi niyetinden dolayı ne kadar çok insana yardım ettiğini anlar ve hayatının değerinin farkına varır. Frank Capra başyaptı dünyanın en güzel filmlerinden biridir. Her izleyenin kendisini iyi hissettiği yapım, verdiği pozitif duygular nedeniyle her yılbaşı gecesi Amerikan televizyonlarında gösterilmektedir. Kesinlikle izlenmesi gereken filmlerden biri.
The Matrix serisi (Burada da aksiyon kısmına odaklanmadan, filmin felsefesini anlamaya çalışmak gerekli. O kadar çok sembolizm var ki)
1999, Aksiyon/Bilimkurgu, Amerika
Yönetmen: Lana Wachowski, Lily Wachowski
Süre: 2 saat 15 dakika
Konu: Bir yaşanan gerçek vardır, bir de yaşananın ötesinde olan gerçeklik… Biri rüya, diğeri ise Matrix! Neo,son derece tehlikeli bir adam olan Morpheus’un gerçeği bildiğine inanmaktadır. Bir gece Neo, kendisini başka bir dünyaya götürebilecek güzel yabancı Trinity ile tanışır. Bu kızın götüreceği dünyada, Neo Morpheus’u bulacak ve Matrix hakkında bir şeyler öğrenecektir. Neo, Tam olarak kavrayamadığı şeylerin yaşamını kontrol ettiğini biliyor.. Nedir bu Matrix?
Dark City
1998, Fantastik, Amerika
Yönetmen: Alex Proyas
Süre: 1saat 35 dakika
Konu: John Murdoch, bir sabah nasıl geldiğini bilmediği yabancı bir otel odasında uyanır ve vahşice işlenmiş cinayetlerin katili olarak arandığını fark eder. Hafızasını kaybetmiş olduğu için cinayetleri işleyip işlemediğini dahi hatırlıyamamaktadır. Dedektif Burmstead tarafından aranan Murdoch, gerçekte kim olduğunu öğrenmek ve karşılaştığı bu korkunç bilmeceyi çözmek için büyük bir mücadeleye başlar. Yeraltında yaşayan garip canlılarla karşılaştığında olayı çözmeye çok yaklaşmıştır. ‘The Strangers’ olarak tanımlanan, zamanı durdurma ve dünyanın fiziksel yapısını değiştirme gücüne sahip olan bu yaratıklar, direkt olarak insan beynine hakim olabilmekte ve olayları istedikleri şekilde yönlendirebilmektedirler. Bu yaratıkların bir şekilde yok edilmesi gerekmektedir ve bunu yapabilecek tek kişi de Murdoch’tır. Esrarengiz Dr. Schreber’in yardımı ve kendi anıları sayesinde kendisiyle ve yaşadığı dünyayla ilgili korkutucu gerçeklere ulaşacaktır. Alex Proyas’ın 90 sonlarında çektiği Dark City, türevleri arasında kendine çabuk yer edinmeyi başarmış başarılı bir bilim-kurgu filmi.
Bilek Kesenler: Bir Aşk Hikayesi
2006, Fantastik/Komedi/Dram, Amerika
Yönetmen: Goran Dukic
Süre: 1saat 24 dakika
Konu: Desiree ve Zia yeni ayrılmış bir çifttir. Bu ayrılığın yaşattığı acıya daha fazla tahammül edemeyen Zia, çareyi intihar etmekte bulur. Ne var ki ona göre bu acıyı dindirecek tek şey olan intihar, hiç de zannettiği gibi bir kurtuluş olmayacaktır. Yaşamını sonlandırmasının ardından sadece gözlerini yeniden açan Zia, kendisini sadece intihar edenlerin bulunduğu bir evrende bulur. Acıları da olduğu gibi yanındadır. Ancak her zaman bir kurtuluş ümidi de vardır. Tek aşkı Desiree’nin de intihar ettiğini öğrenen Zia, bir şarkıcı ve otostopçuyu da yanına alarak sıradışı bir yolculuğa çıkar. Son derece melankolik ve kasvetli olan bu dünyada, Desiree’yi yeniden bulabilmek mümkün olacak mıdır?
Son yılların en sıradışı yapıtlarından biri olan film, Sundance Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’ne layık görülmüştü
John Malkovich Olmak
2001, Fantastik/Komedi/Dram, Amerika
Yönetmen: Spike Jonze
Süre: 1saat 52 dakika
Konu: Craig kendince yetenekleri olan bir kuklacıdır. Ancak bu meslek ona elbette ki hayatta kalmasını sağlayabilecek bir para kazandırmamaktadır. Bu nedenle önemli bir kararın eşiğinde olduğunu hissetmektedir. Craig’in karısı olan Lotte ise bir pet shop’da çalışmaktadır. Sürekli olarak kendi işinin tuhaf yanlarından dem vuran Lotte, Craig’in canını fazlasıyla sıkmaktadır. Şansı yaver giden Craig bir firmada iş bulur. Şirkette tanıştığı Maxine isimli bir kadın onun ilgisini cezbeder. Ancak Maxine, Craig’le hiçbir şekilde ilgilenmemektedir. Bir gün Craig çalıştığı firmada gizli bir kapıcık bulur. Kapıdan içeri giren Craig, nasıl olduysa, John Malkovich’in bedeninde uyanacaktır.
Big Lebowski (Ne zaman kaygılansam izlerim )
1998, Komedi/Polisiye, Amerika
Yönetmen: Joel Coen, Ethan Coen
Süre : 1saat 57 dakika
Konu: Büyük Lebowski, muhtemelen Coenlerin kendine has filmografilerinin içerisinde bile ayrı bir yere ve öneme sahip olarak değerlendiriliyor. Bir karışıklık bazen umulmadık olaylara sebep olabilir. Kaldı ki işin içinde para varsa olaya dahil olacak bir sürü insan da çıkar. Jeff Lebowski böyle bir meselenin orta yerinde kalır. Kendisi bir milyoner ile karıştırılır. Milyonerin karısına ait borçlar ödenmemiştir ve bundan sebep kahramanımız gangsterlerden dayak yer ve çok değerli halısı zarar görür. Lebowski, ortadaki bu yanlış anlaşılmayı çözmek zorundadır. Adaşı olan milyonerin malikânesine giderek konuşmak ister.
The Machinist
2004, Gerilim, İspanya
Yönetmen: Brad Anderson
Süre: 1saat 42 dakika
Konu: Bir yıldır uykusuzluk hastalığı çeken Trevor, bir fabrikada işçi olarak çalışmaktadır. Dinlenememekten ötürü vücudu bitik bir haldedir. Öte yandan işi dikkat gerektirir ve en ufak bir hatanın bedeli ağır olacaktır. Trevor ise her şeye çok zor konsantre olmaktadır. Trevor, kendisine bir takım notlar bırakmaya ve giderek azalan kilosunu sarı kağıtlara yazıp dairesine asmaya çok meraklıdır. Hayatında duygusal olarak bir şeyler yaşadığı fahişe Stevie ile bir yandan da tutku duyduğu Maria vardır. İş arkadaşları kendisine, bu gözle görünür kilo kaybı ve bedensel çöküşün arkasında ne olduğunu bilmemekten ötürü güven duymazlar.
Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak
2004, Dram, Türkiye
Yönetmen: Ahmet Uluçay
Süre: 1saat 50 dakika
Konu: Herkesin hayatında olmayacağını bile bile hayal ettiği şeyler yok mudur? Recep ve Mehmet 60’lı yıllarda Tepecik adlı bir köyde yaşayan iki kafadardır. Yaz aylarını herkes gibi aylak aylak geçirmemek için yakındaki kasabada çıraklık yaparlar. Recep bir karpuzcunun, Mehmet ise bir berberin yanında çalışır. Hayat hep böyle mi geçecektir, bir karpuzcu ve berber olma uğruna çalışmayla? İki çocuğun ufku ne o köye ne de kasabaya sığmayacak kadar geniştir. Boş kalan tüm zamanlarını terkedilmiş bir ahırda film projeksiyon makinesi yapmaya çalışarak geçirirler. Kimsenin umursamadığı bu uğraşlarında tek bir destekçileri vardır, köyün delisi Ömer. O yaz sandıklarından çok daha fazla genişletecektir ufuklarını. Recep, kelek çıkan karpuzları toplamaya gelen Nezihe ile ahbap olur ve kadının evine arada bir yemek yemek için gidip gelmeye başlar. Tüm hayallerinin ötesinde bir duyguyla tanışır ve aşık olur. Aşk, iş, hayaller… Bu iki çocuk için Tepecikli köyünde ömürleri boyunca unutamayacakları bir yaz yaşanmaktadır. Ahmet Uluçay, “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” adlı bu eseriyle sinema tarihine ölümsüz bir eser kazandırmış oldu.
Little Miss Sunshine
2006, Dram/Komedi, Amerika
Yönetmen: Jonathan Dayton, Valerie Faris
Süre: 1saat 40 dakika
Konu: Hoover ailesi, uzaktan bakılırsa oldukça sıradan ve modern bir Amerikan ailesidir. Ancak birbirlerine taban tabana zıt üyeleriyle ve çatışmalarıyla aslında hiç de öyle değildir. Küçük, akıllı ancak şişman kızları Olive’in tüm hayali ülkenin öteki yakasında düzenlenecek bir güzellik yarışmasına katılmaktır. Eski bir minibüse atlayarak yola çıkan aile, bu yolda bir aile olmanın ne demek olduğunu yeniden keşfedecektir.
Amerikan Bağımsızlarının son dönemdeki yüz aklarından biri olan Küçük Gün Işığım, özellikle Steve Carell’in enfes oyunculuğuyla ve tatlı mizahıyla şenleniyor.
Cidade de Deus / Tanrıkent
2002, Dram, Brezilya
Yönetmen: Fernando Meirelles, Katia Lund
Süre: 2 saat 15 dakika
Konu: Tanrıkent, şiddet dolu arka sokaklarda yaşayan iki arkadaşın hikayesini anlatıyor. Filmde kendilerine farklı yollar seçen çocukların gözünden Tanrıkent’in yokedici gelişimine tanıklık ederiz. Tanrıkent 2002’nin olay filmlerinden biri. Rio De Janerio’nun suç dolu gecekondu mahallelerinden geçen, izleyiciyi altüst eden bir film.
Inception
2010, Bilimkurgu/Gerilim, Amerika/İngiltere
Yönetmen: Christopher Nolan
Süre: 2 saat 28 dakika
Konu: Başlangıç, doğaüstü ve büyülü gerçekçi tonları, bilim kurgu ve fantazmatik sinema estetiği ile harmanlayan ilginç senaryosuyla, Leonardo DiCaprio’nun üst düzey performans sergilediği değişik bir film. Bu yapımda sanatçı, çok yetenekli bir hırsız olan “Dom Cobb ” ile karşımızda. Uzmanlık alanı, zihnin en karanlık ve savunmasız olduğu rüya görme anında, bilinçaltının derinliklerindeki değerli sırları çekip çıkarmak ve onları çalmaktır. Cobb’un bu nadir insanlarda görülebilecek yeteneği, bu ender rastgelinebilecek mahareti, onu kurumsal casusluğun tehlikeli yeni dünyasında aranan bir oyuncu yapmıştır. Aynı zamanda bu durum onu uluslararası bir kaçak yapmış ve sevdiği herşeye malolmuştur. Cobb’a içinde bulunduğu durumdan kurtulmasını sağlayacak bir fırsat sunulur. Ona hayatını geri verebilecek son bir iş; tabi eğer imkansız ?başlangıç’ı tamamlayabilirse. Mükemmel soygun yerine, Cobb ve takımındaki profesyoneller bu sefer tam tersini yapmak zorundadır; görevleri bir fikri çalmak değil onu yerleştirmektir. Eğer başarırlarsa, mükemmel suç bu olacaktır.