Yaklaşık 10 yıldır düzenli olarak video yayınladığım YouTube kanalımda, her videoya “Merhaba güzel insan” diyerek başlıyorum. Çünkü her insanın içinde, keşfedilmeyi bekleyen güzel, olgun ve psikolojik açıdan güçlü bir insan potansiyeli olduğunu biliyorum ve bunu hatırlatmak istiyorum. Artık her Perşembe, bu köşede sizlerle buluşacağım. İlk yazımın başlığını da, içimizdeki güzel olanı hatırlatmak maksadıyla bu şekilde seçtim.
Olumsuz etkiledi
Yaklaşık 1 yıldır çok zor zamanlardan geçiyoruz. Geçen yılın başlarında birçok hayalimiz ve planımız vardı ancak içine düştüğümüz pandemi süreci bütün hayallerimizi ve planlarımızı askıya almamıza neden olmakla birlikte ruh sağlığımızı da olumsuz olarak etkiledi. Biz psikologlara en çok sorulan sorulardan birisi, pandemi süreciyle beraber bize başvuranların sayısının artıp artmadığı konusunda oldu.
Bu soruyla her karşılaştığımda, “Evet, başvurular çok arttı ancak başvuru sebepleri, virüs korkusu ya da pandemi ile ilgili değil, depresyon, kaygı bozukluğu ya da ilişkilerle ilgili ” cevabını verdiğimde, soruyu soran tarafta minik bir şaşkınlık oluşuyor. Evet pandemi süreci bizi çok etkiledi ancak pandemi olarak değil de, o güne kadar belki de ihmal ettiğimiz en zayıf tarafımızla etkiledi.
Sorunlar yaşıyoruz
Hayatın keşmekeşi içerisinde, en çok ihmal ettiğimiz şey genelde kendimizle ve psikolojik ihtiyaçlarımızla ilgili oluyor. Bedenimize özen göstermediğimizde bağışıklığımızın düşmesi sonucu ilk fırsatta hasta olmamız gibi, kendimize özen göstermediğimiz zaman da, psikolojik bağışıklığımız zayıflıyor ve karşımıza çıkan zorluklarda en zayıf yerimizden sorunlar yaşıyoruz.
İşte pandemi süreci zayıf psikolojik bağışıklığımıza kocaman bir yük getirdi ve o güne kadar halının altına süpürdüğümüz sorunların gün yüzüne çıkmasına neden oldu.
Günümüz insanının yapması gereken birçok görevi var ve bu görevleri yetiştirmek için hızlı daha hızlı olmak zorunda. Eğer insan bu hızın farkına varmazsa, bir robot gibi olmaya başlıyor, otomatikleşmiş ve duygularını görmezden gelen. Hızlanan insan, içinde ona bazı konular hakkında ipucu veren duygularını göremez hale geliyor. Çok hızlı giden bir arabanın içinden manzaranın zorlukla izlenmesi gibi. Belki kendime hiç değer vermiyorum, çevremdeki insanlara fedakarlık yaparken hep kendimi ihmal ediyorum, insanları kırmamak için istemediğim şeylere bile hayır diyemiyorum, ilişkimdeki sorunları fark edemiyorum, yorulduğum zaman dinlenmeye bile fırsat bulamıyorum…
Kaygı sorunları
İşte bugüne kadar hızlı giderken hayatın bize alarm verdiği şeyleri fark edemedik ve içimizdeki savunma mekanizması da bu şeyleri hep halının altına süpürdü. Bir şekilde böyle idare ederken, pandemi bizi zorunlu olarak yavaşlattı ve işte o anda ortaya çıktı, halıların altı dolmuş, taşmış bile. En çok neyi ihmal ettiysek, pandemi sürecinde oradan zorluklar yaşadık.
Diğerlerini memnun etmeye çalışırken kendini ihmal etmişsen değersizlik duygusu, ilişkini ihmal etmişsen, sevdiğin insanı anlamak için zaman ayırmamışsan ilişki sorunları, bu geçici dünyanın amaçlarını aşırı abartmışsan kaygı sorunları ortaya çıktı.
Yaşanılan her olumsuz olayın, eğer doğru yaklaşırsak bizi geliştiren bir tarafı olacaktır. İçinde bulunduğumuz bu sürece de böyle yaklaşmanı öneririm, araba hızlı giderken en çok hangi manzarayı kaçırdın, neyi ihmal ettin? O kendi halının altından taşmadan sen halının altını temizle.
Kendine iyi davran, görüşmek üzere.